Sanat Mı, Suç mu? British Museum’da Bir Garip Hırsızlık Vakası
Geçtiğimiz yıl 2 bine yakın eserinin çalınması ve yaklaşık 60 bin dolar değerindeki bir antik Roma mücevherinin eBay’de 48 dolara satışa sunulması skandalı ile gündeme gelen British Museum, şimdi de Brezilyalı sanatçı Ilé Sartuzi‘nin, ‘Sleight of Hand’ (El Çabukluğu) isimli video işi için, müzenin vitrininden tarihi bir sikke çalması ile gündemde.
Son zamanlardaki sanatsal üretimleriyle dikkatleri üzerine çekmeyi başaran Brezilyalı sanatçı Ilê Sartuzi, son çalışmasıyla hem sanat camiasını hem de İngiltere’nin önde gelen kültürel miras kurumlarından biri olan British Museum’u sarsmayı başardı.Ilé Sartuzi, müzenin vitrininden tarihi bir İngiliz sikkesini çaldığı anları filme alarak “Sleight of Hand” adını verdiği yedi dakikalık bir video iş üretti. “Sleight of Hand” (El Çabukluğu) adlı eser , Londra Üniversitesi Goldmiths’teki güzel sanatlar tezi sergisinde sergilendi.
Hırsızlık mı Sanat mı?
Art Newspaper‘ın haberine göre Ilé Sartuzi, gönüllü bir rehberin gözetimde olduğu sırada müzenin 68 numaralı odasındaki vitrininden 1645 yılına ait İngiltere’nin Newark kentinde basılmış gümüş sikkeyi çaldı. Hemen ardından, orjinal sikkeyi alt kata taşıyarak bir bağış kutusuna bıraktı ve yerine bir kopyasını koydu.Hırsızlık, Sartuzi’nin bir yıldan uzun süredir planladığı bir eylemdi ve sanatçının üç arkadaşı bu anları el kamerasıyla kayıt altına altı.
Müze ve Güvenlik Sorunları
British Museum, son bir yıl içinde yaklaşık 2 bin eserin çalınması skandalıyla gündemdeydi. Bu skandalların ardından gelen Sartuzi’nin eylemi, müzenin güvenilirliği konusundaki soru işaretlerini yeniden gündeme getirdi. Sartuzi’nin gerçekleştirdiği eylem, müze güvenliğinin sorgulanmasına yol açarken, sanatçının bu davranışının hukuki boyutu da tartışmalara neden oldu. Sartuzi, eyleminin ne müzenin nesnelere dokunma politikalarını ne de 1968 tarihli Hırsızlık Yasası’nı ihlal ettiğini savundu.
Sınırları Zorluyor
Ilê Sartuzi’nin bu eylemi, sanatın sınırlarını ne kadar zorlayabileceğine dair yeni bir tartışma başlattı. Sartuzi, Art Newspaper‘a yaptığı açıklamada, bu çalışmasının müzelerin evrensel sorunlarına dikkat çektiğini ve British Museum’un “sömürgeci, emperyalist sistemin temel bir parçası” olduğunu ifade ederek, müzenin koleksiyonunun yarısından fazlasının hala kataloglanmamış olduğuna dikkat çekti.
Sanatçının müze güvenliğini test eden ve toplumsal sorunları sanat yoluyla ele alan bu çalışması, sanatın sadece estetik bir deneyimden ibaret olmadığını, aynı zamanda güçlü bir eleştiri aracı olabileceğini bir kez daha gösterdi.
British Museum’un sözcüsü ise, bu tür eylemlerin müzenin ziyaretçilere sağladığı gerçek eşyalara dokunma ve tarihle etkileşim kurma fırsatını kötüye kullanmak anlamına geldiğini ve insan nezaketi ile güvenine dayalı bu tür hizmetlerin gözden geçirilmesinin gerekebileceğini belirtti. Ancak Sartuzi’nin eserinin sanat dünyasında ve kamuoyunda yarattığı etki, bu tür provokatif eylemlerin sanatın bir parçası olarak kabul edilip edilmemesi gerektiği konusunda derin tartışmalara yol açmaya devam edecek gibi görünüyor.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!